“2012’nin sonuna baktığımız zaman bir durgunluk var gibi ama genellikle tekstil sektörü inişli çıkışlı hareket ediyor. Eskiden sezonlar ve sezon geçişleri vardı. Bu durum su anda kalktı gibi. Daha çok piyasa ekonomiyle de bağlantılı olarak hareket ediyor. Bununla beraber genel anlamda baktığımız zaman bizim satışlarımızda ve hedeflerimizde bir gerileme yok. insanlar yatırımlarına devam ediyor. 2013 yılında da tekstil yatırımları devam edecek. Son iki üç yıla baktığımız zaman kötüye gidiş olacağını tahmin etmiyorum. Teknoloji yenilemeleri ve eskiyen makinelerden dolayı yatırımcılar, yeni makine alımı yapacaktır. Genel anlamda sıkıntı finansmanda yaşanıyor. Ödemelerdeki sıkıntı, yatırımcıları da olumsuz yönde etkilemektedir. Yeni çıkan çek kanunu da bu sıkıntının oluşmasına etki etti. Çünkü bir yaptırımınız olmuyor. Öncelikle ödemelerde güven ortamının sağlanması gerekiyor. Bu sistem sağlanırsa, ticaret daha hızlı dönebilir diye düşünüyorum. Tekstil ticaretimiz bu paralelde devam edecektir. Bizim ürün satabileceğimiz yerler bellidir. En büyük alıcımız da Avrupa’dır. Dolayısıyla Türkiye’de tekstil sektörü var olmaya devam edecektir. Bunun dışında yeni pazarlar bulabilirsek, tekstilde bir sıçrama yaşanabilir.”
PROMAR / Promar Endüstriyel Kimyasallar Koordinatör Zafer Karkaç
Tekstil sektörü için 2013 yılı öngörüleriniz ve beklentileriniz nelerdir?
“2013 yılının Avrupa’da yaşanan ekonomik durgunluğun etkilerini hissedileceği bir dönem olacağını öngörüyoruz. Türkiye’nin 2012 yılında nispeten daha iyi bir durum yaşamasından dolayı, bu yıl Avrupa’lı birçok firmanın Türkiye’deki islerini artırma yönündeki çabalarını gözlemlediğimiz bir dönem oldu. Bu firmaların Türkiye’de is yapma isteklerinin ortaklıklara ve bazen de rekabete dönüşeceğini öngörebiliriz. Ayrıca geçtiğimiz yıl komşu ülkelerde yaşanan siyasi gelişmeler çalışmalarımızı olumsuz yönde etkilerken, İran ve Suriye pazarında maalesef bu etkileri hissetmeye bir süre daha devam edeceğimizi gösteriyor.”
Sektörün daha verimli olabilmesi için düzenlenmesi veya yapılması gereken çalışmalar nelerdir?
“Gelişen konjonktür firmaların tek baslarına sadece iç piyasaya hizmet ve ürün sunarak yaşamlarını sürdüremeyecekleri açık şekilde ortaya koyuyor, ihracat bu anlamda en önemli kaynak olarak birinci sırada yerini korumaya devam ediyor. Ancak dışarıda başarılı olmak için firma birleşmelerinin, ortak projeler gibi birlikteliklerin artması gerekiyor. Bunların faydalarını fuarlarda basta olmak üzere birçok alanda, pazarlamada ve üretimde görmek mümkündür.”
Pazar payını artırmak için izlenilmesi gereken yol haritası hakkında görüşlerinizi alabilir miyim?
Kar marjlarının düştüğü ve daha da gerileyeceğini ya da ekonominin global sıkıntılarından dolayı taleplerin azalacağını görmemek mümkün değil. Maliyetlerin düşürülmesi buradaki en önemli çıkış yolu. Ancak bunu kaliteyi düşürerek, çalıştırdığımız insanlarımızın veya tedarikçilerimizin sırtına binerek değil, verimliliklerimizi artırarak en sağlıklı şekilde yapmamız mümkün olabilir.
Rekabetçi fiyatlarla ve taklitçi zihniyetten uzak yapılacak inovasyonlarla, tasarımlarımızla kendimizi ispatlamamız ve bu sayede talep yaratmamız gerekiyor.”
Sektör ve firma olarak 2012 yılını değerlendirir misiniz?
“Bildiğimiz, tanıdığımız birden fazla köklü firmanın kapandığına da şahit olduğumuz bir dönemdi. Tahsilat zorluklarının arttığı ve kar marjlarının düştüğü bir aralık yaşandığı için de ülkemiz ekonomisine paralel bir büyüme ile seneyi kapattık diyebiliriz. Yaptığımız iste sermaye yükünün gittikçe artığı ve aynı paralellikte madeni yağ grubumuzun ürettiği ve sattığı ürünlerdeki ÖTV (Özel Tüketim Vergisi) yükünün artması aynı ise daha fazla sermaye bağlama zorunluluğu getirdi. Dolayısıyla yatırıma, pazarlamaya veya Ar-Ge’ye ayırabileceğimiz bir kısım sermaye biz ve bizim gibi firmalar tarafından daha hammaddelerimizi alırken devlete peşin vergi olarak ödenmiş oldu.”
Ayrıca ilave etmek istediğiniz konu varsa ekleyebilirsiniz.
“2013 yılının ülkemiz ve tüm üreticilerimiz için verimli bir yıl olmasını diliyorum.”
***
Memnun Makine / Kemal Memnun, Memnun Makine Genel Müdür
Tekstil Sektörü için 2013 yılı öngörüleriniz ve beklentileriniz nelerdir?
“2012 yılında olduğu gibi 2013 yılından da çok umutluyum ve beklentilerimiz yüksek. 2013 yılında ihracata ağırlık verip daha verimli bir yıl olması için çalışacağız. Türkiye pazarını ele alırsak; Türkiye’de tekstil alanında büyük yatırımlar olacağını düşünmüyorum. Bazı firmalar teknoloji yenilemeye veya kapasite artırımına gidecektir. Ama buna rağmen Türkiye hala birçok ülkeden daha popüler bir yatırım ülkesidir. Devlet verdiği teşvik oranlarını biraz daha ileri seviyeye taşırsa yatırımlar tekrar hareketlenebilir. Dünya pazarını ele alırsak; Çinin maliyet kontrollerinde ve düşük miktardaki siparişlerin termininde sıkıntılar yasaması, Bangladeş’teki tekstil firmalarının altyapı sorunları, Suriye, iran, Mısır gibi tekstil üreticisi ülkelerin içinde bulunduğu sıkıntılı durumlar bize açıkça gösteriyor ki, Türkiye’deki tekstil firmalarının 2013’te de siparişleri dolu olacak ve uzun bir süre sıkıntı yaşamayacaklar. Ayrıca Türkiye zaten kalite olarak bu ülkelerden her zaman daha ileride oldu. En önemli kriter kalitedir. Kalitemizi korur ve hatta daha da yükseltirsek her zaman başarılı bir ülke olarak kalırız. Kısacası 2013 tekstilci açısından çok parlak bir yıl olacak.”
Sektörün daha verimli olabilmesi için düzenlenmesi veya yapılması gereken çalışmalar nelerdir?
“ihracatımızı arttırmak zorundayız. Tüm dünyaya satılabilecek kalitede makineler üretebiliyoruz. Yurt dışındaki ihalelerde kalitemizin ne kadar üst seviyede olduğunu kanıtlayarak ihaleleri almaya başladık. Pazarlama konusundaki eksiklerimizi tamamlayıp daha çok satmamız gerekiyor.”
Pazar payını arttırmak için izlenilmesi gereken yol haritası hakkında görüşlerinizi alabilir miyim?
“5u anda en hareketli pazar Brezilya, Bangladeş ve Endonezya gibi görünüyor. Pakistan da kaliteli üretime dönmek için uğraşıyor ve bizim için iyi bir pazar olacak. Ve daha birçok ülke var önemli bir pazar olarak görebileceğimiz. Buradaki fuarlara kesinlikle makine ile katılmamız gerekiyor. Makine ile katıldığımız fuarlardan çok daha olumlu sonuçlar alıyoruz. Maliyeti daha yüksek fakat geri dönüsü çok daha hızlı oluyor. Ayrıca dikkat etmemiz gereken önemli bir nokta var. Bir ülkeye yoğunlaşmamız ve sabırlı olmamız gerekiyor. Dünyadaki tüm pazarlara gidebiliriz elbette fakat önceliklerimizin olması gerekiyor. Eğer belli bir pazara yoğunlasırsak o pazarda daha hızlı pay almaya başlıyoruz. Zaten belli bir süre sonra referans oluştuktan sonra satış daha kolaylaşıyor. Ayrıca sunum konusunda bazı eksiklerimizi tamamlamamız gerekiyor. Makinelerimizi yeteri kadar iyi anlatamıyoruz. Sunumlarımız çok yeterli değil. Bu konuda da kendimizi geliştirmemiz gerekiyor. Mümessillerimizi çok iyi seçip daha aktif çalışma içinde olmamız gerekiyor. Mümessil çok önemli. Doğru mümessillerle çalışmamız gerekiyor.”
Sektör ve firma olarak 2012 yılını değerlendirir misiniz?
“2012 yılı bizim açımızdan çok yoğun geçti. Üretimimizin % 60’ını ihracat olarak çeşitli ülkelere gönderdik. Yoğun bir tempo ile çalıştık. Ağırlıklı olarak Almanya, Rusya, Beyaz Rusya ülkelerine çalıştık. 2011 Eylül ayında ispanya’da düzenlenen ITMA fuarına katıldık. Fuarın da etkisiyle 2012 ye hızlı bir giriş yaptık. 2012 Nisan ayında İstanbul’da düzenlenen ITM 2012 Fuarına katıldık. Fuar çok hareketliydi ve herkes bu fuardan olumlu sonuçlar aldı. Bizim açımızdan da çok olumlu geçti. Fuarın hemen sonrasında Almanya’da bulunan bir firmaya HT Jigger satışını gerçekleştirdik. Almanya’ya birkaç defa makine ihracatı yaptık. Burada bizi en çok sevindiren konu Alman tekstil üreticilerinin Türk makinesini tercih etmesidir. Bu da Türk makinecilerinin kalitesinin dünya ile boy ölçüşebilecek seviyelere geldiğinin bir göstergesidir. 2012 sonlarında Hindistan’da düzenlenen India İTME Fuarına makine ile katıldık. Fuar çok güzeldi ve makinemiz yoğun ilgi gördü. Ayrıca makinemizi fuarda sattık. Bunun haricinde Hindistan’ın en büyük üreticileri ile ciddi görüşmeler yaptık. Hindistan pazarı çok zor fakat önemli ve daha çok yoğunlaşmamız gereken bir pazar.”
Ayrıca ilave etmek istediğiniz konu varsa ekleyebilirsiniz.
Sunu özellikle üstüne basarak söylemek istiyorum. Kendimizi dünya çapında kabul ettirebilmemizin en önemli kriteri kaliteden asla taviz vermemektir. En önemli kriter kalitedir. Fiyat daha sonra gelmelidir. Pazar malı makine yapıp kısa vadede yok olmaktansa, en kaliteliyi yapmak için uğraşıp uzun vadede haklı çıkmak her zaman daha iyidir. Memnun Makine’nin felsefesi budur.”