Tekstil Teknik Dergisi Tekstil Haberleri, Tekstil Sektörü, Tekstil Teknik
Related Articles
TIT Innovation Genel Müdürü Mustafa Dağlı : “Stratejik öneme sahip ürünlerin kesinlikle kendi ülkenizde ve mümkün olan en yüksek düzeyde milli teknolojilerle üretilmesi gerekmektedir. Biz de HASKAN Grup ve TIT Innovation olarak projelerimizi ve çalışmalarımızı tamamen Türkiye’de üretilemeyen stratejik ürünler üzerinde yoğunlaştırmaktayız.”
HASKAN Şirketler Grubu farklı sektörlerde 6’sı üretim olmak üzere toplam 18 şirketin bir araya gelmesiyle oluşan büyük bir yatırım şirketidir. Kilis, Gaziantep, İstanbul ve Almanya yerleşkelerinde olmak üzere teknik tekstil, medikal, geri dönüşüm, ambalaj, iplik ve halı sektörlerinde faaliyetlerini yürütmektedir. 2020 yılı başında tüm dünyayı etkisi altına alan COVID-19 salgını ile beraber, medikal tekstil alanında artan ihtiyaçlar doğrultusunda ürün gamını talep ve ihtiyaçlara uygun olarak yeniden değerlendiren Haskan, Ar-Ge çalışmalarında da virüslere karşı tam koruma sağlayacak ve virüsleri yok edecek güçte bir antiviral kumaş üzerine odaklandı. Tekstil & Teknik olarak, Haskan Şirketleri Grubu bünyesinde yer alan inovasyon şirketi, TIT Innovation Genel Müdürü Mustafa Dağlı ile bir söyleşi gerçekleştirdik.
Bünyenizde bulunan TIT Innovation’ın çalışmaları hakkında neler söylemek istersiniz?
“TIT Innovation başta HASKAN Grup Şirketlerine olmak üzere yüksek katma değerli, ileri teknoloji gerektiren ve bu yüksek teknolojileri mümkün olduğunca milli teknolojileri kullanarak sürdürülebilir projeler gerçekleştirmeyi amaçlayan bir inovasyon ve teknoloji şirketidir. Benimsemiş olduğu 3E felsefesiyle ekolojik olarak insan ve çevreye zarar vermeyen, ekonomik olarak uygulanabilir ve endüstriyel olarak üretilebilir çözümler sunmayı amaçlar. Bu amaç doğrultusunda teknik tekstil, biyomedikal, savunma sanayi ve yapay zekâ sektörlerinde; alanlarında uzman ekibiyle üniversiteler ve sanayi arasında köprü olup akademik olarak başarılmış fakat endüstriyel olarak üretilememiş projeleri hayata geçirmekteyiz.”
Teknik tekstiller sektöründeki son gelişmelerden bahseder misiniz?
“Dünyada 20 yıllık geçmişi olan electrospinning teknolojisini bünyesinde bulunduran şirketimiz bu teknoloji sayesinde farklı sektörlerdeki alanlara hizmet vermektedir. Bu teknolojinin sunmuş olduğu ayrıcalıklar ise nano boyutlarda flamentler üreterek yüksek filtrasyon verimliliği sağlamaktadır. Günümüz pandemi koşullarında standart cerrahi maskelerin sunmuş olduğu filtrasyon kabiliyetini %99,95 derecelerine çıkarmamızı sağlamıştır. Örnek verecek olursak; standart cerrahi maskelerde bulunan SMS diye tabir ettiğimiz 3 katlı yapıda ortadaki filtrasyon yapan meltblown katmanına ek olarak dış tabakada bulunan spunbound katmanını electrospinning yöntemiyle nano boyutlarda kaplayarak yüksek filtrasyon verimliliği elde etmekteyiz. Ayrıca yapmış olduğumuz nano kaplama ile maskede mükemmel bir filtrasyon elde ederken rahat nefes alınabilirliği en üst noktaya getiriyoruz.”
Geliştirmiş olduğunuz antiviral maske hakkında biraz bilgi verebilir misiniz?
Pandemi sürecinin başlaması ile birlikte ekibimizde yer alan bilim insanları ile virüslere karşı tam koruma sağlayacak ve virüsleri yok edecek güçte bir antiviral kumaş üzerine yoğunlaştık. Bu kumaştan ürettiğimiz maskelerde, dış katmana temas halinde virüslerin,
• 5 dakika içerisinde %99’unu,
• 2 saat içerisinde %99,99’nu yok ediyor.
• Bunun yanında yüksek hava geçirgenliği ve nefes alma kolaylığı sağlamakta.
Sonuçlar sadece Türkiye’de değil, İngiltere ve Brezilya’da uluslararası akreditasyonu bulunan laboratuvarlarda tescillendi.”
Odaklandığınız diğer projeler nelerdir?
“Tekstil sektörü inovasyona çok açık bir sektör. Bugün sizinle antiviral özellikli bir maske üzerine konuşuyoruz. Ancak maskeler bir yandan da dünyamız için büyük bir çevre kirliliği oluşturmakta. Türkiye’nin şu an ihraç ettiği ürünlerin 2019 yılı verilerine göre birim kg fiyatı 1,23 $, Güney Kore’ninki 2,70 $, Japonya’nınki ise 3,86 $ dır. Türkiye’nin ekonomik anlamda büyümesinin ve gelişmesinin yolu katma değerli ürün geliştirmek, teknoloji üretmek ve bunları ihraç etmekten geçiyor. Şirketimizin kuruluş amacı da budur. Şu anda farklı sektörlerde milli teknolojiler ile üretilebilecek katma değeri yüksek ürünler üzerine çalışıyoruz. Bu sektörler;
• Teknik Tekstil,
• Biyomedikal,
• Yapay Zekâ,
• Savunma Sanayi sektörlerinde projelerimiz bulunmaktadır.
Örneğin, giyildiği zaman yaraların kanamasını durduracak kumaşlar veya kontrollü ilaç salınımı yapabilen yara örtüleri üzerinde çalışıyoruz. Antiviral kumaş ile edindiğimiz know-how’ı ambalaj ve halı üzerinde de uygulayabilmek için çalışmalarımız devam ediyor.”
Sürdürülebilirlik ve geri dönüşüm HASKAN Grup ve TIT Innovation için ne ifade ediyor?
“TIT Innovation, Haskan grup şirketlerine; rakiplerine karşı rekabet üstünlüğü kazandırma ve sektörlerinin liderleri olma fırsatı kazandırmak için yola çıkmış bir teknoloji şirketidir. Bu lider konumunu daimi tutmak için yenilikçi ürünleri sürdürülebilir ekosistemde geliştiriyoruz. İnovasyon ve sürdürülebilirlik kavramı bir şirketin varoluş mücadelesindeki en büyük kozudur. TIT Innovation’da bu kavramlar ile Haskan grup şirketlerini rakiplerinden ayıran katma değerli yüksek teknolojili ürünler üretmesini sağlamaktadır. Haskan grubun yapısında bulunan şirketler ise kendi aralarında oluşturduğu döngü sayesinde hammaddeden son ürüne ve son ürünün geri dönüşümüne kadar olan tüm süreci barındırmaktadır. Bünyemizde bulunan poy tesisi, ayda 1.800 ton %100 geri dönüştürülmüş hammaddeyi ekonomiye kazandırmaktadır. Biz şu anda biyobozunur nonwowen kumaş üzerindeki Ar-Ge çalışmalarımız tamamlanmış durumdayız. Ürettiğimiz maskelerin, belirli bir süre içinde doğada çözülmesini sağlayacak teknolojiye artık sahibiz. Çevreye zarar vermeyen medikal tekstil ürünlerimizi de müşterilerimiz talep ettiğinde biyobozunur olarak kullanıma sunmaktayız.”
Corona sonrası Türkiye’de ve dünyada sektörü nasıl bir gelecek bekliyor. Öngörüleriniz nelerdir? Firma olarak nasıl bir yol haritası izlemektesiniz?
“Pandemi süreciyle birlikte artık dünyanın yeni bir döneme girdiğini düşünüyoruz. Pandemi sürecinde maske ve aşıda yaşanan problemler bize gösterdi ki ekonomik olarak ne kadar güçlü olursanız olun şayet siz stratejik öneme sahip ürünleri kendiniz üretmiyorsanız ülkeniz çok büyük bir problemle karşı karşıya kalabilmektedir. Bu nedenle stratejik öneme sahip ürünlerin kesinlikle kendi ülkenizde ve mümkün olan en yüksek düzeyde milli teknolojilerle üretilmesi gerekmektedir. Biz de HASKAN Grup ve TIT Innovation olarak projelerimizi ve çalışmalarımızı tamamen Türkiye’de üretilemeyen stratejik ürünler üzerinde yoğunlaştırmaktayız.”
