Home / Ekonomi / Tekstil makinelerinde yerlileşmenin önemi

Tekstil makinelerinde yerlileşmenin önemi

Linkedin

Tüm dünyayı etkisi altına alan pandemi ve sektörün durumu hakkında değerlendirmede bulunan TEMSAD üyeleri, yerlileşmeye ve Türkiye’nin önemli tedarik alanlarından birisi olabileceğine inanıyorlar.

Pandemi süreci tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de yerlileşmeye yönelmenin önemini bir kez daha hatırlattı. Bu sürece adapte olarak yeni makineler geliştiren ve üreten sektör firmalarımız çalışmalarını başarılı bir şekilde sürdürüyor. TEMSAD tarafından yapılan envanter çalışmasına göre 28 firmamız, medikal ürünlerle ilgili makine üretimi yapmaktadır.

Bunların içerisinde 20’ si çeşitli maske makineleri olmak üzere, dezenfektan kabinleri, sterilizasyon makineleri ve dezenfektan üretimleri gerçekleştirilmektedir. Edinilen bilgilere göre maske üretim kapasitelerinin arttırılması için birçok ithal maske makinesi ülkemize gelmiş olup, bunların birçoğu Çin’den getirtilmiş. Özellikle normal piyasa değerlerinin çok üzerinde ücretlerle (30- 40 bin dolarlık makineler 100 bin dolarlara ithal edildi) ithal edilmiş olup, bu ithal makinelerinin bazılarının çalıştırılamadığı, teknik arızalar yaşattığı gibi bilgiler geliyor.

Tekstil sektöründe faaliyet gösteren önemli firmalarımızın, medikal ürünler için gerekli olan nonwoven kumaşları önemli ölçüde üretebildikleri görülmüştür. Ayrıca N-95 gibi yüksek filtreleme özellikli maskelerde kullanılan spunbond ve meltblown kumaşlar da ülkemizde İstanbul, Gaziantep, Kahramanmaraş gibi bölgelerimizde üretilmektedir. Ayrıca bazı üyelerimizin de alanında yeni makineler geliştirmeye ve yerlileştirme çalışmalarına devam ettiği görülmektedir.

TEKSTİL MAKİNE SEKTÖRÜ GÜNCEL DIŞ TİCARET VERİLERİ

2020 ilk 4 ayında (Ocak-Nisan) Tekstil Makine İhracatı , Geçen yıla göre % 13 azalarak 201 milyon $ olarak gerçekleşmiştir. Daralmanın en fazla hissedildiği Nisan ayını karşılaştıracak olursak; geçen yıl Nisan Ayına göre %49 azalmıştır (2019 Nisan İhracat 47 Milyon $ , 2020 Nisan İhracat 24 Milyon $). 2020 İlk 4 ayında (Ocak-Nisan) Tekstil Makine İthalatı, Geçen yıla göre % 28 artış göstermiş ve 374 milyon $ olmuştur.

İTHALAT UYGULAMALARI VE 2. EL ÜRÜNLER HAKKINDAKİ GELİŞMELER

Ticaret Bakanlığı İthalat Genel Müdürlüğü ve derneğimiz koordinasyonu ile 2. El tekstil makineleri için gelen ithalat taleplerinde, derneğimiz tavsiyeleri dikkate alınarak yerli muadil ürünler hakkında bilgi aktarılmaktadır.

Bu sürecin uygulanmasına titizlikle devam edilmesi gerekmektedir. Yerli muadili olan ürünlerin ithalatı için kamu banklarının ivme kredisi kullandırtmama kararı oldukça yerinde bir karar olmuştur. Bu karar neticesinde tekstil sanayisinin kaynaklarının, kendi kamu bankalarımız aracılığı ile yurtdışına gitmesinin önü kesilmiştir. Ancak bu konuda teknik bilgi ve ürün detaylarına vakıf derneklerimizin, görüş bildirmede ve karar aşamalarında tam yetkin olması gerekmektedir. Tüm bunlara ilaveten yerli olarak üretilen tüm ürün gruplarımızın önemli ölçüde ithalata ek vergiler ile korunması ve güçlendirilmesi gerekmektedir. (Ram, Boya ve Terbiye Makineleri, İplik Makineleri, Örgü ve Çözgü Makineleri, Denim Teknolojileri, Baskı Makineleri, Tekstil Kimyasalları, Tekstil Test Cihazları, sayılan bu makinelerin hepsinin tüm yedek parçaları ve Bir kısım Konfeksiyon Makineleri ülkemizde üretilmektedir).

Pandemi sürecinde dahi çok yüksek fiyatlarla tekstil makinelerinin ithalatının gerçekleştiğini görmek, sektör temsilcileri olarak bizleri defaatle üzmektedir. Bu konuda işbirliğinde olduğumuz tüm tekstil sektör kurumlarına daha fazla bilgilendirme yapma vazifemizin yanı sıra, devletimizin de caydırıcı politikaları ısrarla uygulaması gerektiğine inanmaktayız. Ülkemiz kaynaklarının dışarıya gitmesinin önüne geçmeli ve alın teriyle bu ülkede yerli üretim yapan insanlarımız desteklenmelidir.

PANDEMİNİN REEL ETKİLERİ

TEMSAD, geçtiğimiz günlerde üyeleriyle pandemi sürecindeki gelişmelerle ilgili bir anket gerçekleştirdi. Gerçekleştirilen ankete 50 üye firma cevap vermiş ve her alt ürün grubundan, alanında uzman önemli firmalar değerlendirmelerde bulunmuşlardır. Ankette sektörümüz özelindeki mevcut durum değerlendirmesi yapılarak, pandeminin reel etkileri üzerinde bir sonuç elde edilmeye çalışılmıştır.

205 sektör üyemizin de alanı itibariyle benzer dağılımı göstermesi, anketimize çeşitli ürün grupları üreticilerimizden yanıtlar geldiğini göstermektedir. Yanıtlar, %45,7 oranında Tekstil Terbiye Makineleri üreticilerimizden, %13 oranında iplik, dokuma ve örgü makineleri yedek parça üreticilerinden olmak üzere her alt ürün grubundan gelmiş olduğu görülmektedir. Firmalarımızın %60,9’ u küçük ölçekli olmak ile birlikte % 26,1’i orta büyüklükte imalatçılardan oluşmaktadır.

ANKETLE İLGİLİ ÖZET SONUÇ

Üye firmalarımız mevcut süreçte çoğunlukla ücretli izin ve evden çalışma yöntemini kullanarak faaliyetlerine devam etmiştir. Önemli ölçüde de tam kadro çalışmaya devam eden firmalarımız olmuştur. Bunun yanı sıra işten çıkarma oranı %5 ile oldukça düşüktür. Kısa Çalışma Ödeneği imkanından fazlaca faydalanıldığı görülmüş olup, diğer destek mekanizmalarından yeterince fayda sağlanamamıştır. Üretimlerinde ortalama %60 oranında düşüş yaşandığı tespit edilmiştir. Buna rağmen kapasitelerini güçlü tutmaya çalışan firmalarımız, Mart ve Nisan ayına göre Mayıs ayında hem yurtiçinden, hemde yurtdışında yeni siparişler almaya başladıkları görülmüştür. Ayrıca sürecin zorluğuna rağmen hedef ülkelere (Bangladeş, Mısır, Özbekistan gibi) ihracat da gerçekleştirildiği belirtilmiştir.

Pandeminin kontrol altına alınma tahminlerinde çoğunlukla 2021 yılına işaret edilmektedir. Salgının belirtilen
sürelerde biterek, normalleşmenin başlayacağına olan inanç oldukça yüksektir. Salgın sonrası ticaret ve pazarlama yöntemlerinde değişim olacağı düşüncesinde, bir çok firma hem fikirdir. Ancak buna rağmen ürün pazarlamada firmalarımızın %61’ nin e-ticaret’ i kullanmadıkları görülmüştür. Bununla birlikte yeni trendlerden birisi olan sanal fuarlara olan ilgili de oldukça dikkat çekicidir. Henüz tecrübe edenin olmadığı sanal fuarların faydalı olacağını düşünen firmalarımızın oranı %59’ dur.

Burada açıkça görülmektedir ki, firmalarımızın e-ticaret ve dijital pazarlama konularında bilgilendirilmesi gerekmektedir. Bu konularda sektörümüzün önümüzdeki sürece
hazırlanması oldukça önemli olacaktır.

Bu süreçle yerlileşmenin öneminin artacağına inanan firmalarımız, sektörün iç pazara karşı daha yoğun desteklenmesinin öneminin de altını çizmişlerdir. Yurtdışı pazarlarındaki salgın süreci ve kontrol süreçleri farklılıklar gösterebileceği için ihracat pazarlarında kısa vadede değişim beklenmemektedir. Ancak uzun vadede Çin’in mevcut süreçteki olumsuz imajına karşı, Türkiye’ nin önemli tedarik alanlarından birisi olabileceğine de inanılmaktadır.

About Yusuf Okcu

Check Also

Modern ısıtmalı godede Nesnelerin İnterneti

LinkedinRetech ITMA 2023’te sürdürebilir ısıtmalı godelerin başarılmasındaki yenilikleri ortaya koyuyor Enerji tasarruflu motorlara ve enerji ...